Bankalar, Kripto Para Borsaları İçin Saklama Hizmeti Vermeye Hazır
Türkiye’de kripto varlık ekosisteminin yasal zemine oturtulmasına yönelik çalışmalar hızla sürerken, bankaların da kripto varlıklar için saklama hizmeti sunmasının önü açıldı. Bu doğrultuda, Sermaye Piyasası Kuruluna (SPK) bugüne kadar 7 banka başvuru yaptı.
Geçtiğimiz yıl hayata geçirilen düzenlemeyle Türkiye’de kripto varlıklara ilişkin ilk yasal altyapı oluşturulmuştu. 2025 itibarıyla ise SPK tarafından hazırlanan ikincil düzenlemelerle birlikte, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının (KVHS) kuruluş, işleyiş ve faaliyet süreçleri de netleştirildi. Böylece, bankaların da dijital varlıklara yönelik saklama hizmeti sunabilmesine imkan tanındı.
SPK verilerine göre, bugüne kadar toplamda 11 kuruluş “saklama kuruluşu” olarak yetkilendirilmek üzere başvuruda bulundu. Bu kuruluşlardan 7’sini bankalar oluştururken, bazı kripto para platformları da kendi saklama şirketlerini kurma yoluna gitti.
Saklama kuruluşu olmak isteyen bankaların başvurularının değerlendirilebilmesi için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) uygun görüşü aranıyor. Ayrıca bu kuruluşların en az 500 milyon lira sermayeye sahip olması gerekiyor.
Akbank’tan Dijital Varlık Hamlesi
SPK’ye başvuran bankalar arasında yer alan Akbank, dijital varlık saklama hizmetini hayata geçirdiğini duyurdu. Akbank Özel Bankacılık ve Yatırım Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Dalya Kohen, kripto varlık düzenlemelerine paralel olarak hizmet sağlayıcılara yönelik yenilikçi çözümler geliştirdiklerini belirtti.
Kohen, sundukları saklama hizmetiyle KVHS’lerin dijital varlıklarını güvenli biçimde koruma altına alacaklarını ve aynı zamanda transfer işlemlerine de imkan tanıyacaklarını ifade etti.
“Regülasyonların belirleyeceği çerçevede staking ve tokenizasyon gibi alanlarda da aktif olmayı planlıyoruz. Bu yetkinliklerle hizmet sağlayıcılarının operasyonel yükünü azaltmayı ve daha yenilikçi ürünler geliştirmelerine destek olmayı hedefliyoruz,” diyen Kohen, kripto varlık ekosisteminin güvenli ve düzenlemelere uygun biçimde büyümesine katkı sunmayı amaçladıklarını dile getirdi.
Blok zincir teknolojilerini stratejik bir perspektifle değerlendirdiklerini vurgulayan Kohen, bu teknolojilerin finansal sistemde köklü değişimlere yol açma potansiyeli taşıdığını söyledi.
Akbank’ın vizyonunun yalnızca mevcut saklama hizmetleriyle sınırlı olmadığını aktaran Kohen, “Gerekli izinler doğrultusunda bu hizmetleri farklı pazarlara da taşımayı planlıyoruz. Blok zincir tabanlı finansal ürünlerin geliştirilmesine öncülük ederek merkeziyetsiz finans uygulamaları, programlanabilir para ve akıllı sözleşmelere dayalı çözümler gibi alanlarda aktif olacağız,” dedi.
